ARKİ ADASI (NERGİSCİK ADASI)
Sürekli orada yaşayan sadece 40 kişilik bir nüfusu olan Arki Adası muhtemelen Yunanistan’ın en az ziyaret edilen adalarından biridir. Ada nüfusu o kadar küçük ki oraya yaptığım son ziyarette okulda sadece bir öğrenci vardı! Burada “göreceğiniz” pek fazla bir şey yok, ama atmosferi çekici olabilir. Bu adada çok az odası bulunan birkaç tesis ve küçük bir bakkal var, bu yüzden yakınlardaki tatil adalarında gördüğünüz aynı muameleyi burada da beklemeyin, ancak yine de bu ada yatçılık türleri için bir çeşit cennet olmuştur. Arki veya eskiden anıldığı şekliyle Akrihs ve Narkoi adası Patmos mahkemesine bağlıdır ve Patmos-SE’ye 11 km uzaklıktadır. Bu ada Arki adası kompleksini oluşturan küçük adacıklarla (Marathi, Smineronisi, Tsouka, Tsoukaki, Avaptistos, Makronisi, Psathonisi, Kalovolos ve Nisaki) çevrilidir.
ARKİ ADASI HAKKINDA BİLGİ
Bu ada hakkındaki en iyi şey tamamen turistlerden arınmış olmasıdır. Yılın sadece bir ayında (Ağustos) adada hareketlilik olur ve geriye kalan zamanda ada neredeyse tamamen size kalır. Limanın yanındaki ana meydan tavernalarla çevrilidir, bunlar sürekli açıktır ve muhteşem yemek yaparlar. Burada birkaç tane plaj vardır, bunların en büyüğü ise etrafında yüzülerek gidilebilecek küçük adaların olduğu Tiganakia’dadır. Bunun dışında adada hiç doğal su yoktur ve ada kayalık ve çoraktır. 15 dakika tırmanarak ulaştığınız eski küçük bir kilisenin bulunduğu tepeden çevredeki adaların nefes kesen manzarasını izleyebilirsiniz. Bugün Arki adasında yaşayan 40 kişilik nüfus ağırlıklı olarak balıkçılık ve hayvancılıkla uğraşmaktadır. Güzel ve çok ilginç limanıyla birlikte Arki adası, yazları yatlar ve tekneler için bir cennet gibidir. Meryem Ana için 23 Ağustos’ta yapılan festival, geleneksel halk dansları ve yerel yemekleriyle gerçek Yunan kişiliğini ziyaretçilere göstermektedir. Ada’da, yöre halkının sakinliğini, güzelliğini ve gerçek misafirperverliğini arayan ziyaretçilerin konaklayabileceği misafirhaneler vardır. Yaz aylarında haftada iki kez Patmos'la, yerel tekneler aracılığıyla Sakız Adası'na ve kiralık teknelerle de Lipsi'ye seferler vardır.
ARKİ ADASI TARİHİ
İçme suyu eksikliği ve adanın küçük yüzölçümünden dolayı burada asla toplu yerleşim olmamıştır. Diğer adalarda olduğu gibi Arki’deki ilk yerleşimciler de Karyalılar olmuştur, onları da Dorlar ve Arki Adası’nın Samos-İstanköy arasında ara bir istasyon olarak kullanan Militos’tan gelen İyonyalı Rumlar Karyalılar’ı izlemiştir. Küçük bir kale inşa etmişler ve böylece kanalın en büyük kısmını kontrol edebilmişlerdir. Verilere göre bu kale muhtemelen iki aşamalı inşaat olarak ilk Helenistik yıllarda inşa edilmiştir. Kalenin (en azından kule) Kuzey Batı bölümü M.Ö. 4. yüzyıla dayanmaktadır. Kalenin Roma zamanında, rehin olarak tutulduğu Farmakonis’ten kaçmayı başardığında Julius Caesar tarafından yıkıldığı söylenmektedir. Bugünkü Avgousta Limanı bu adını şu anda kalenin diğer adı olan “Avgoustini’nin Kalesi” adından almaktadır. Antik surlar, uygun bir şekilde sağlamlaştırıldıktan sonra ilk Bizans yıllarında tekrar kullanılmıştır. Kalenin bulunduğu alanda ve kulenin en yüksek kısmında Patmos hisarı Kasteli ile doğrudan bir görsel temas olması gerekirdi. 1087 yılında Saint Christodoulos Patmos’un sahibi olduğunda, Arki adası Manastır tarafından tarım toprakları ve hayvan otlatma alanı olarak kullanılmıştır. Adanın bugünkü sakinleri, adanın hala büyük bölümüne sahip olan Manastır’daki çiftçilerin ve çobanların nesli olabilir. Adada iki bronz madeni para bulunmuştur, bunlardan biri Roma ittifağı (omonoia) (Alikarnassos- İstanköy (Kos) tarzındaydı ve bunun bir tarafında Karkalas ve Cietis görünmektedir. Adanın güneyindeki küçük kumlu bir plaj olan Tiganakia’da ve özellikle de doğu ucunda tarih öncesi çanak çömlek bulunmuştur (Neolitik dönem), adanın Kuzey Ege bölgesindeki Koutsoura alanında ise, balıkçılar denizin altında binalar olduğunu söylemektedir.