Simi Adası ve Hisarönü Körfezi

Bodrum

Yat Limanı, 15: 30'da Bodrum Limanı'ndan başlamaktadır. Kaptanınız ve ekibiniz gemide sizi bekliyor olacak. Valizlerinizi yatınıza bıraktıktan sonra, bu harika şehri ziyaret etmek ve Bodrum'un ilk tadını çıkarmak için mükemmel bir zaman. Bodrum, altın gün batımları ve masmavi suları ile çevrili bir mücevherdir. Tüm yerel mutfağa, kültürel etkinliklere katılmalı ve Halikarnas'taki Mozolesi'nin taşlarından inşa edilen ünlü Bodrum Kalesi'nin dışındaki sahili ziyaret etmelisiniz. Muhteşem bir sualtı arkeoloji müzesine ev sahipliği yapar ve Bodrum'da ne zaman mutlaka görülmesi gerekir. İlk geceyi Bodrum limanında veya yakındaki bir koyda geçirin.

Knidos (Cnidus)

Bodrum'u Gökova Körfezi üzerinden Akdeniz ve Ege denizlerinin buluşma noktası Knidos'a yelken açmaya bırakın.
Türkiye'nin en güneybatısındaki Datça yarımadasında, küçük arkeolojik kent Knidos şehri oturuyor. Bu, muhteşem durumda korunmuş Türkiye'nin en iyi tarihi efsanelerinden biridir. Demeter Heykeli'ni tek bir yerde buluyorsunuz ve antik limanda, Londra'da İngiliz Müzesinde bulunan ve şu anda bekçi olan iki Aslan vardı. Başlıca ilgi çekici yerler Afrodit Tapınağı ve Nekropolis'tir. Kazılar devam etmekte ve yarım asırdan fazla bir süredir şaşırtıcı bulgular keşfediyor. Knidos'un uzak olduğu düşünüldüğünden, ona ulaşmanın en iyi yolu yat yapmak. Bu, tüm yat kiralama araçlarında ve fotoğrafların yanı sıra birçok harika anı sağlayacak bir site için de bir zorunluluktur.

Kargi Koyu

Akşamın erken saatlerinde pastoral Kargi Körfezi yakınında moor. Yarımadanın Akdeniz tarafına bakan Kargı, Datça'nın güzel koylarından biridir. Yaklaşık bir kilometre uzunluğundaki sahil şeridi kuzey rüzgarlarına ve güneybatıya doğru korunaklıdır. Doğal bir gölet, kuzey yamaçlarından akan kaynak suları ile beslenen Kargı Deresi, hayatta kalma mücadelesini bırakmayan bir kilisenin kalıntıları, bir tekne avlusu, birkaç kafe ve bir plaj kulübü yer alıyor. Körfez Akşam yemeği ve geceleme Kargi Koyu'nda.

Datça

Sabahın erken saatlerinde Datça'nın pitoresk beldesine yelken açıldı. Güzel alışveriş yerleri ve kafeler sunan, kasabaya doğru yürüyüş yapmanın tadını çıkarın. Doğal güzelliği ve iklimi ile tanınan bu kasaba, 50 ila 100 yıl önceki kırsal Türkiye'nin yaşamına bir pencere açıyor. Hem Akdeniz'in hem de Ege'nin güzel özelliklerini alan Datça, tabiatlarının ve saflıklarının bekaretini koruyabilen nadir yerler arasındadır. Köy yaşamı hala tarım, balıkçılık ve gulet yatlarının inşasına dayanmaktadır. Çam, meşe ve mersin dolgulu dağlar sakin bir plaja ve iki doğal limana atlarlar.

Ano Symi (Symi Adası)

Türkiye kıyılarına doğrudan sarılarak, küçük Yunan Simi Adası'na Marmaris tepelerinde yelken açın. Doğal doğal peyzaj, dik kayalıklarla, dar fiyortlarla, özel koylarla ve yüksek dağlarla pürüzlü kıyı şeridinden oluşur. Klasik zamanlardan beri Symi, sünger dalış ve tekne yapımı endüstrilerinin başarısı nedeniyle gelişti ve yılda 500 gemi üretti. Oniki Ada'nın üçüncü en zengin adası oldu. İyi korunan doğal liman adaları, 20. yüzyılın başlarında II. Dünya Savaşı'ndaki Alman işgalinin yanı sıra İtalyan işgaline de yol açtı. Bundan sonra Simi asla iyileşmedi ve daha iyi zamanlarda inşa edilen konaklar yavaş yavaş çöktü. Günümüzde, çok sayıda pastel renk tonunda boyanmış, masif kiliseler, zarif butikler, deniz ürünleri restoranları ve kafeleri, masal gibi limanlara hitap etmektedir. Dikkatlice restore edilmiş neo-Klasik evlerde ve adanın sakinlerinin zarif misafirperverliğinde görülen, aristokratik bir cazibe ile rafine edilmiş halde kalan diğer Oniki adalardan farklıdır. Akşamın erken saatlerinde pastel, neo-klasik evlerle dolu masal limanına varılır.

Bozburun

Symi limanını terk edin ve adanın batı tarafına, Bizans freskleriyle, Başmelek Mikail'in Panormitis Manastırı'nın huzurlu ortamına gidin. Türk sahil şeridine dönmeden önce, St. George Koyu'nda bir yüzme molasının tadını çıkarın. Türkiye'ye Bozburun balıkçı köyüne yeniden girmek için Hisarönü Körfezi'ne girin. Türkiye kıyıları boyunca süngerle dalmanın merkezi olarak kullanılıyor, ancak günümüzde burada yaşayanlar tipik geniş kirişli ahşap guletler inşa ederek daha az tehlikeli bir şekilde hayatlarını kazanıyorlar. Bu sakin bir liman kasabasıdır ve ona ulaşmanın yolu kasaba kadar güzeldir.

Selimiye Koyu

Daha sonra Hisarönü Körfezi'ndeki en güvenli doğal limanlardan biri olan geniş Selimiye Koyu'na yolculuk. Muhteşem manzaralarla çevrili ve büyük ölçüde bozulmamış selimiye köyü, sanki zaman içinde donmuş gibi görünüyor. Hisarönü Körfezi, Selimiye köyünde yatıyor. Zaten bu şaşırtıcı yeri öven kelimelerin panteonuna ne eklenebilir? En belirgin ve belirgin doğal olaylardan biri, köylerin renginin koyu kırmızıya dönüştüğü gün batımı sırasında ortaya çıkar. Köyün güneyinde eski bir Hellenistik kale var ve açık denizde 100 metre kadar yer alan bir mezar var. Türbe yüzyıllardır nakliye için bir rehber olmuştur. Selimiye, bir deniz feneri, tiyatro ve manastırın yanı sıra, tertemiz suları ve muhteşem yerel mutfağı sunar. Köy aynı zamanda bir tarım kentidir ve yerel ürünler, taze yakalanan deniz ürünlerinin yanında toplanıp servis edilmektedir. Hepsi harika bir yerel şarabın yanında hazırlanır ve sunulur.

Bencik Koyu

Bencik Koyu minyatür bir fiyortu andırıyor. Giriş, iç kısımda yaklaşık 1.5 deniz mili boyunca uzanır ve her iki tarafında da dik ormanlık yamaçlara sahiptir. Bencik, Hisarönü Körfezi'ni Gökova Körfezi'nden ayıran yarımadanın en dar kısmında yer almaktadır. Bu bölgedeki çapraz rüzgarlar yelken için mükemmel. Sonra kuzeye, Datça yarımadasının yarısına kadar küçük kumsallı gizli bir koy olan Çiftlik Koyu'na gideceğiz.

Palamutbükü

Buna yolculuk, Hisarönü Körfezi'ndeki en batı ankrajı. Palamutbükü, pırıl pırıl temiz denizi, taze balıkları ve yerel olarak üretilen lezzetli yerel olarak yetiştirilen bademleri ile ünlüdür. Bu muhteşem sessiz şehir, en çok istenen uzun ve sessiz plajlara, yeşil caddelere ve duvarlarla çevrili bahçelere ev sahipliği yapar. Bir peri masalı kasabası gibi, deniz kıyısında yürürken ve Ege'deki en temiz sulardan bazılarına bakarken hayat buluyor. Aslında, denizin içinde iyi yürüyebilir, sular yükseldiğinde bile ayaklarınızdaki her taşı ve balığı görebilirsin.

Mersincik Koyu

Gökova Körfezi'ndeki Mersincik Koyu'na yelken açacağız; yüksek dağlarla ve ormanlarla çevrili çarpıcı bir koy, berrak suları ve inzivaya geceyi geçirmek için favori bir yer haline getirir. Sarı kumlu plajları ve en berrak mavi suları ile burası, bölgedeki en gözde durak yerlerinden biri. Yerliler buna Mersincik Limanı diyor ve yelken yapmaktan kısa bir süre alırken bu sulara dalmanın tadını çıkaracaksınız.

Kisebuku (Alakisla Buku)

Kise Buku (yerel olarak Alakisla Buku olarak bilinir), Orak Adası'ndan sadece 3 mil uzakta bulunan bir koy olup, bölgede bulunan eski bir kilisenin kalıntılarının adını almıştır. Bu büyük bir koy ve Blue Cruises için bir zorunluluktur. Burada, Yalıköy, Akarca, Çatal, Yazlık, Hamam ve Sarnıç gibi koylardaki kilisenin kalıntıları da dahil olmak üzere yerel cazibe merkezlerinin tadını çıkarma şansı bulacaksınız. Tüm alan Oleander ağaçlarıyla çevrilidir ve yokuş yukarıdan koyu manzarasının olması hayranlık uyandırıcıdır. Yürüyüşün ve keşifin tadını çıkardıktan sonra, yatta dinlenmeye çekilmeden önce denizin serin sularının tadını çıkarmak için biraz zaman ayırın.

Orak Adası

Deniz yaşamı için en iyi yerlerden biri Orak Adası. Bu sevimli ada, Bodrum'dan sadece 10 mil ileridedir ve berrak suları, sizi deniz sakinleri arasında dalmaya ve yüzmeye davet eder. Orak, çok sayıda tenha koyları olan birçok iyi demirleme noktasına sahiptir.

Akvaryum Koyu (Adabogazi)

Akvaryum Koyu, uzun kumsalları ve akuamarin suları ile el değmemiş bir koydur. Bitez ve Gümbet arasındaki bu muhteşem koy, Mavi Yolculuk yolculuğunuz sırasında harika bir soluklanma sağlar. Körfez bölgesindeki keşfedilebilir bir koyda dinlendirici bir soluklanmanın tadını çıkarın ve bu muhteşem sularda ördek ve kazların size eşlik ettiğini izleyin. Akşam yemeği ve geceleme Akvaryum Koyu olacaktır.